Kahve dünyanın en popüler içecekleri arasında yer alır ve içerdiği kafein nedeni ile yalnızca tadı için değil uyandırıcı etkisi ile de sıklıkla tüketilmektedir. Bu etki bazı zamanlarda odaklanmaya ve bir şeyleri yetiştirmeye yardımcı olurken bazı zamanlarda da kaliteli bir gece uykusu çekmenin önünde engel oluşturabilmektedir. Bu sebeple kafein tüketimini vücudun doğal şekline uyarlamak önemli bir nokta olmaktadır.
Güne bir bardak kahveyle başlamak çoğu insan için uyumayı kolaylaştırır ve bununla birlikte yine pek çok insanın tarafından tercih edilmektedir. Diğer taraftan stres hormonu olarak bilinen kortizol yeni günün ilk saatlerinde en yüksek seviyede bulunması sebebiyle uyandıktan hemen sonra kahve içmek enerji verici etkileri azaltabilir. Uyanıklığı ve odaklanmayı arttırabilen bir hormon olan kortizol ile kahve arasında önemli bir ilişki bulunmaktadır. Bununla birlikte bağışıklık sistemini, metabolizmayı, kan basıncını ve uyku uyanıklık döngüsünü düzenleyici etki göstermektedir.
Kahve uyanıklığı arttırma yeteneği ve uyanıklığı teşvik etme yeteneği ile tanınır fakat içecek aynı zamanda kafein içermesi sebebiyle etkili bir egzersiz performansı arttırıcı da olmaktadır. Bazı çalışmalar kafeinin kas gücünü artırabileceğini ve egzersiz yorgunluğunu geciktirebileceğini göstermektedir. Bunun yanı sıra kahve egzersiz öncesi tozları gibi kafein içermekte olan takviyeleri daha ucuz bir alternatif olarak karşımıza çıkmaktadır. Kahveyi egzersize başlamadan 30-60 dakika önce tüketmek iyi bir sonuç verecektir.
Uyku problemlerinin yanı sıra kafein bazı insanlarda kaygıyı da arttırabilmektedir ve anksiyete seviyesini daha yüksek noktalara çıkarabilmektedir. İnsan vücudunun kafeine tepkisi kişiden kişiye farklılık gösterir. Bu sebeple en iyi kahve içme zamanının ne zaman olduğunu kesin bir şekilde belirtmek zor olmaktadır. Bu durum insanın uyku düzeni ile ilgili bir durumdur ve uyandıktan 3 saat sonra kahve tüketilmesi önerilmektedir.
