Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın Madrid'de kabul ettikleri anlaşmanın iki İskandinav devletinin NATO'ya katılma sürecinin sadece başlangıcı olduğunu belirterek, Ankara'nın teröre karşı yoğunlaştırılmış mücadeleyle ilgili belgede belirtilen sözlerin uygulanmasını yakından takip edeceğinin altını çizdi.
“Elbette, sözler önemlidir, ancak bizim için uygulama daha önemlidir. Terörle mücadelesinde defalarca sırtından bıçaklanan bir ülke olarak temkinli hareket ediyoruz. Biz, bu nedenle, bu sözler tutulur olup olmadığını çok yakından takip edin,” Erdoğan NATO Liderler Zirvesi sonrasında İspanya dönüşünde gazetecilere verdiği demeçte.
Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın ittifak'a katılma teklifine yönelik itirazlarını, terör örgütlerinin topraklarındaki varlığına ve faaliyetlerine karşı resmi olarak mücadele etmeyi kabul etmelerinin ardından kaldırdı. Buna PKK, Suriye kolu YPG ve 2016'daki başarısız darbe girişiminden sorumlu FETÖ de dahildir. “Ayrıca İsveç ve Finlandiya ile imzaladığımız üçlü mutabakat, teröre karşı dayanışma açısından müttefiklerimize de yol gösterecek. Sonrasında PKK ve FETÖ mensuplarının terör propagandası yapması, vatandaşlarımıza saldırması, halkı tehdit etmesi ve şehirleri vandalize etmesi çok daha zor olacaktır” dedi.
Mutabakat maddelerinin ne ölçüde yürürlüğe gireceğini görmek için zamana ihtiyaç olduğunu belirten Erdoğan, “Ancak şunu da bilmeliyiz ki bu belgenin imzalanması sürecin bittiği anlamına gelmiyor. Bazı endişe sanırım. Hayır, henüz hiçbir şey bitmedi. Bu, bir süreci başlatan bir davettir. Ne kadar süreceğinden emin değilim. NATO belgelerinde PKK, PYD/YPG ve FETÖ gibi terör örgütlerinden bahsedildiğini ve bunun Türkiye'nin doğru yolda olduğunu gösterdiğini öne süren Erdoğan, İletişim Müdürlüğü'nün de hazırladığı bir videoya yer vererek terör örgütünün yıkıcı faaliyetleri hakkında bir sunum yaptığını bildirdi. "Bu videonun onlar üzerinde bir etkisi oldu" dedi.
Bir soru üzerine Erdoğan, bu ülkelerin ittifaka katılımına ilişkin nihai onayın TBMM'nin elinde olduğunu yineleyerek, anlaşmanın uygulanması açısından topun İsveç ve Finlandiya mahkemesinde olduğunu vurguladı. “Muhalefet bunu gölgede bırakmaya çalışsa da NATO Zirvesi Türkiye için büyük bir diplomatik zaferdi. Bu gerçek sadece muhataplarımız tarafından değil, aklı, vicdanı ve asgari diplomasi bilgisine sahip herkes tarafından da teyit edilmektedir” dedi.