Mayıs ayı başlarında, Gazze'nin üst düzey su yetkilileri yeni tesisleri gezdi ve sıkı çalışmanın meyvesini verdiğini açıkladı: Gazze, su ve kanalizasyon krizi nedeniyle artık “yaşanmaz” olarak görülemezdi.
Bir hafta sonra, Filistinli militanlar ile İsrail ordusu arasında 11 günlük yıkıcı bir savaş patlak verdi ve bu fikir kelimenin tam anlamıyla havaya uçtu.
2 milyon kişiye ev sahipliği yapan Gazze, militan grup Hamas'ın şeridin kontrolünü şiddetle ele geçirmesinden bu yana 14 yıldır İsrail ve Mısır ablukası altında kaldı. O zamandan beri, militanlar ve İsrail arasındaki dört savaş da hayati altyapıyı hırpaladı.
Denizde, yerde ve akiferdeki endişe verici kirlilik seviyeleri, felç edici elektrik kesintileri ve çökmekte olan altyapı, Gazze'nin suyunun yüzde 97'sinin içilemez olduğu anlamına geliyordu. 2012 Birleşmiş Milletler raporu, 2020 yılına kadar 25 mil uzunluğundaki bölgenin tamamının “yaşanmaz” olacağını söyleyecek kadar ileri gitti.
Bununla birlikte, malzemelerin şeride getirilmesine ilişkin sıkı kısıtlamalara rağmen, yıllar içinde uluslararası ve yerel projelerde yeni tuzdan arındırma ve kanalizasyon tesislerinin ve diğer altyapıların inşası görüldü. Gazze'nin kıyı belediyesi su idaresi başkanı Monther Shoblaq'a göre, savaş yeniden gelene kadar işler iyiye gidiyordu.
Shoblaq, Mayıs ayında, ekipler hasarın boyutunu değerlendirirken, titrek bir ateşkesin uygulanmasından kısa bir süre sonra The Independent'a verdiği demeçte, "Bu noktaya bu kadar çok çalışmadan sonra geldik ve sonra yok edildi" dedi.
"Umut ve iyimserlik hakkında konuşurdum ve birkaç hafta içinde çöktü."
260'tan fazla Filistinli ve 13 İsrailliyi öldüren savaşın sona ermesinden üç ay sonra, uzun yeniden yapılanma süreci başladı. Ancak Birleşmiş Milletler'in çocuk ajansı Unicef The Independent'a ilerlemenin yavaş olduğunu ve malzeme bulmanın zor olduğunu ve bunun sonucunda Gazze'nin su ve atık su sistemlerinin ağır hasar görmeye devam ettiğini söyledi.
Dünya Bankası'na göre, yıkıcı çatışma Gazze'de toplamda 380 milyon dolar (275 milyon sterlin) değerinde fiziksel hasara (ve 190 milyon dolarlık ekonomik kayıp) yol açtı. Bunun yaklaşık 14 milyon dolarlık zararı su, sanitasyon ve hijyen (WASH) sektöründe. Unicef, 170 su tesisi, yaklaşık 110 atık su tesisi ve en az 10 yağmur suyu tesisi dahil olmak üzere toplam 290 tesisin onarılması gerektiğini söylüyor.
