Nature Geoscience dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, uydu teknolojisindeki gelişmeler, dünyadaki buzulların daha önce düşünülenden önemli ölçüde daha az buz içerdiğini ortaya koydu.
Revize edilen tahmin, tüm buzulların erimesi durumunda küresel deniz seviyesinin 3 inç (7,62 santimetre) yükselmesini azaltıyor.
Ancak nehirleri beslemek ve ekinleri sulamak için buzullardan gelen mevsimsel erimeye güvenen bazı topluluklar için endişe yaratıyor. Buzullar daha az buz içeriyorsa, su beklenenden daha erken tükenecektir.
Yıl boyunca bazı buzlar doğal olarak erirken, iklim değişikliğine bağlı olarak artan sıcaklıklar buzulların geri çekilmesini hızlandırıyor. 2000 ve 2019 yılları arasında bu buz nehirleri yaklaşık 5,4 trilyon ton kaybetti.
Ülkeler zaten yok olan buzullarla mücadele ediyor. Peru, azalan tatlı suyu telafi etmek için tuzdan arındırmaya yatırım yapıyor. Ve Şili dağlarında yapay buzullar yaratmayı umuyor.
Université Grenoble Alpes'te buzulbilimci olan baş çalışma yazarı Romain Millan, "Buzullarda gerçekte ne kadar buz depolandığına dair oldukça zayıf bir anlayışa sahip olduk," dedi. Geçmiş analizler, örneğin, Grönland ve Antarktika buz tabakalarının çevresi boyunca iki kez sayılan buzullar, buz hacmini abartıyor.
Pazartesi günü yayınlanan Nature Geoscience çalışması, buzulların manzara boyunca ne kadar hızlı hareket ettiğini veya hızlarını değerlendirdi. Bu tür ölçümler, buzulların akış şekli buzun kalın veya ince olduğu yeri gösterdiğinden, bilim adamlarının hacmi daha doğru bir şekilde ölçmelerini sağlar. Ancak bu bilgileri toplamak teknoloji ile sınırlıydı.
Ancak Millan, son yıllarda konuşlandırılan yüksek çözünürlüklü uyduların, "And Dağları'ndaki küçük buzullardan Svalbard ve Patagonya'daki devasa buzullara kadar" dünyadaki buzulların yüzde 98'inin nasıl hareket ettiğinin ilk analizine izin verildiğini söyledi.
Grenoble'dan Al Jazeera'ye konuşan Millan, "Çalışmamız, uzun vadede deniz seviyesindeki yükselişin başlıca iticileri olacak Grönland ve Antarktika'yı içermiyor." dedi.
"Tüm Antarktika eriyecekse, buzullara kıyasla buz tabakalarının toplam hacmine baktığımızda, deniz seviyesindeki yükselmeyi 50 metreden fazla artırma potansiyeline sahiptir, bu da buzullardan 25 santimetreden çok daha fazladır." dedi.
Çalışma, 2017 ve 2018 yılları arasında çekilen 800.000'den fazla buzul çiftini analiz etti ve birçoğunun daha önce değerlendirilenden daha sığ olduğunu buldu. Bilim adamları şimdi okyanusa erime ve deniz seviyelerini yükseltme potansiyeline sahip yüzde 20 daha az buzul buzu olduğunu tahmin ediyor. Şu anda, buzullar yıllık deniz seviyesinin 1 milimetre yükselmesinden veya yıllık artışın yüzde 30'undan sorumludur.
Araştırmada yer almayan ETH Zürih'ten buzulbilimci Daniel Farinotti, uydu ilerlemelerinden elde edilen "bu gerçekten etkileyici ilk sonuçlardan biri" dedi.
Millan ve meslektaşları ayrıca Asya'daki Himalayalar'ın daha önce tahmin edilenden yüzde 37 daha fazla buz içerdiğini, Güney Amerika'nın And buzullarının ise kabaca yüzde 27 daha az buz içerdiğini tespit etti. Peru'nun buzulları 1970'lerden bu yana yüzey alanlarının yüzde 40'ını kaybetti.
Millan'a göre, dünyanın en çok etkilenecek bölgeleri, çalışmanın insanlar için daha az tatlı su mevcudiyeti olması gerektiğini öne sürdüğü AndEs.
"Himalayalar'da aksine, buradaki kaynaklar üzerindeki baskıyı azaltabilecek daha fazla tatlı su olduğunu gördük." dedi.
