Bugünlerde nezle ve grip gibi hastalıklar yoğun bir şekilde görünmektedir ve yapılacak olan en iyi şey hasta olmadan önce önlem almak olacaktır. Bunun için de sofralarımızda doğanın şifalı besinlerine yer vererek bağışıklık sistemimizi güçlendirmemiz önemli olmaktadır. Gereksiz antibiyotik kullanımı da tüm dünya için öldürücü bir tehdittir ve Türkiye bu konuda Avrupa birincisi olarak adından söz ettirir. Antibiyotiğe en basit hastalıklarda bile bel bağlanabilir fakat bu durum insan vücudu için çok faydalı olmamaktadır. Bilimsel çalışmalara göre gereksiz antibiyotik alımı sonucunda vücut mikroplarla savaşma yeteneğinde azalma yaşanabilir ve kişilerin bağışıklık sistemi zayıflayabilir. Gereksiz bir şekilde antibiyotik kullanımı ile birlikte pek çok ciddi hastalık oluşabilir ve bu durum ölümcül bir tabloya kadar gidebilir.
Bağışıklık sisteminin zararlı mikropları fark edip yok etmeye çalışan bir sistem olduğunu ifade eden Beslenme ve Diyet Uzmanı Şeyda Sıla Bilgili, bu sistemin insan vücudunu hastalıklara karşı koruduğunu açıklamıştır. Bağışıklık sisteminizi antibiyotik kullanmadan doğal formüller ile güçlendirmenin mümkün olduğunu ifade eden Bilgili, kullanılabilecek olan doğal antibiyotikleri sıralamıştır.
Sarımsak ve soğan binlerce yıldır pek çok tıbbi amaç ile kullanılır ve mucizevi bir sihir olarak bilinir. Soğan ve sarımsak özellikle çiğ tüketildiği zaman içeriklerinde bulunan sülfürlü bileşikler ile bu ışıklık sistemini güçlenmesine yardımcı olur ve insanları kansere karşı korur. Ancak aşırı tüketim sonucunda vücutta kanama yaşanabilir ve pek çok kişi kokusu sebebiyle sarımsağı sofralarında yer vermekten kaçınır. Ancak uzmanlara göre her gün 2 diş sarımsak sofrada bulunursa bu çok faydalı olacaktır. Soğan da sarımsak ile aynı ailedendir, hücre hasarına karşı kişileri korur ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Çok güçlü bir antioksidan olan sarımsak özellikle hastalıklar ile savaşırken kullanılmalıdır.
Mikropların kol gezdiği bugünlerde kefir de vücut direncini arttırmada birebir olmaktadır ve sıklıkla tercih edilmektedir. Kefir ile ilgili son yıllarda yapılan çalışmalara bakıldığı zaman düzenli bir tüketim sonucunda üst solunum yolu enfeksiyonlarına karşı kefirin koruyucu olduğu ortaya çıkmıştır. Kefir kişileri gribal enfeksiyonlara karşı korur ve bağırsakta kanser oluşturan engellerin de önüne geçer.
Probiyotik özelliği ile sindirim sistemine de fayda gösteren kefir iştahsızlık, sinirsel rahatsızlıklar ve uykusuzluğa karşı yardımcı olmaktadır. Üstelik astım, bronşit ve yüksek tansiyon hastalarının tedavisinde de kefir kullanılır ve kefir hem çocukların hem de yetişkinlerin tüketmesi gereken bir besindir.
Ispanak da bağışıklık sisteminin süper besinlerinden biri olarak bilinir ve ıspanakta A, B, C ve E vitaminleri bol miktarda bulunur. Ispanak bağışıklığı güçlendirir ve enfeksiyonları önler. Beyin yaşlanmasını geciktirici etkiye sahip olan ıspanak kalp dostudur ve bol bol tüketilmelidir.
Tıpkı ıspanak gibi turp da özellikle soğuk algınlığı gibi hastalıkların tedavisinde birebirdir. Tıpkı ıspanak gibi turp da özellikle soğuk algınlığı gibi hastalıkların tedavisinde birebir etki göstermektedir. Bunun yanı sıra yüksek lifi ile boşaltım ve sindirim sistemini destekleyip öksürüğe iyi geldiği de bilinmektedir.
