Neo Klasik Ekonomi Nedir? Tarihte ekonomi bilimi birçok kalıp altında değerlendirilmiş ve dönem özelliklerine göre bu kalıplar üzerinden ekonomik politikalar gerçekleşmiştir. Bu kalıplar isim olarak ve yapı olarak birbirilerinden ayrılmış günün ekonomik şartlarındaki indikatörleri dikkate alarak kendi içerisinde değişiklik göstermiştir. Bu kalıplardan birisi de günümüzde tekrar duyduğumuz Neo Klasik Ekonomi Modeli diğer bir adıyla Davranışsal Ekonomi Modelidir.

Ekonomi her ne kadar ekonomik veriler ve indikatörler üzerinden yürüse de ekonominin temel yapılarını oluşturan bireylerin ekonomi hakkında verdiği kararlar ve gün şartlarının bireyleri nasıl yönlendirdiği önemli olabilmektedir. Günümüz küresel ekonomisinde her ne kadar birey kavramı ikinci plana atılsa da eski tarihlerde birey davranışlarını yönlendirme üzerine çeşitli ekonomi politikalarının uygulandığı rahatlıkla söylenebilir.

TC kimlik numaranıza 6000 TL yattı! TC kimlik numaranıza 6000 TL yattı!

Bireyler, ekonomi bilimindeki adıyla hane halkları, ekonominin işleyişinden rahatsız olduklarında tasarruf, yatırım vb. kavramlar üzerinden çeşitli davranış şekilleri gösterebilirler. Devletlerin ekonomide hane halkları tarafından gelebilecek herhangi bir negatifliğe karşı tetikte olması ve ekonomik düzenin bozulmaması sağlaması da büyük önem taşımaktadır.

Neo Klasik Ekonomi Modeli genel olarak üretilen ve sunulan mal veya hizmetin hane halklarına olan faydasını ön planda tutar. Bunun sebebi hane halklarının üretilen ve sunulan mal veya hizmetten vazgeçmemesi üzerinedir. Günümüz ekonomisinde ve piyasalarında üretilen mal veya hizmetin çeşitliliği fazla olduğundan bu tarz bir endişe çok görülmez.  Aynı zamanda serbest piyasanın hâkim olduğu bir küresel ekonomi de Neo Klasik Ekonomi Modelin uygulanması oldukça saçma olacaktır.

Neo Klasik Düşünceler Nelerdir?

Neo Klasik Ekonomi Modelini savunan iktisatçılar genel olarak bazı detayları ön planda tutarlar. Bu detaylar genel olarak serbest piyasa ekonomisini kötüleme ve kamu ekonomisini ön planda tutma amaçlıdır. Bu detayları ve Neo Klasik Ekonomi Modelinin özelliklerini maddeler halinde ve detaylı bir şekilde açıklayacak olursak;

  • Serbest piyasa ekonomisinin ayakta durabilmesi için tam rekabet koşullarının sağlanması önemlidir. Ancak Neo Klasik iktisatçılar rekabet gücünün serbest piyasayı ayakta tutmadığını düşünürler. Bu sebeple Neo Klasik Ekonomi Modelinde devlet otoriter bir piyasa anlayışı mevcuttur.
  • Piyasada işlem gören ve rekabette yeri olan mal veya hizmetlerin devlet tarafından üretilmesi savunulur. Böylece devletin piyasalar üzerindeki etkisi arttırılmış olur.
  • Ürün çeşidinin çok olması yerine üretilen mal veya hizmetin hane halkı üzerindeki faydasına bakılır. Ancak azalan fayda kanunu ön planda tutulmaz.
  • Yarı tekel veya özel ürünlerin üzerinde devlet tarafından vergi baskısı uygulanması kabul görür. Böylece yapılacak üretimin hem pozitif yönleri hem de negatif yönleri devlet tarafından üstlenilmiş olur.
  • Neo Klasik Ekonomi Modelinde sınıflaştırma uygun görülmez. Bunun yerine bireysel çıkar önemlidir. Piyasa üzerinde matematiksel analizler yapılırken bireylerin birbirinden sağladığı çıkarlar ön planda tutulmaktadır.

Günümüzde Neo Klasik Ekonomi

Neo Klasik Ekonomi Modeli daha önce de açıkladığımız üzere devletin piyasalara müdahale etmesi sonucunda oluşan bir ekonomik düzendir. Bu ekonomik düzenin günümüzde uygulanmaya çalıştığı birkaç ülke bulunsa da son zamanlarda başarılı sonuçların çıktığı pek söylenemez. Bunun sebebi ülkelerin çoğunluğunun serbest piyasa ekonomisi üzerinden işlem yapmasıdır. Haliyle serbest piyasa ekonomisinin işlem gördüğü bir ülkede üretilen mal veya hizmet Neo Klasik Ekonomi modelinde işlem gören bir ülkede devlet baskısını reddeder.

Günümüzde arz ve talep kavramları üzerinden tüm üretim ve tüketim kontrol edilmektedir. Neo Klasik Ekonomi Modelinde arz ve talep kavramları ikinci plana atıldığında günümüz küresel ekonomisinde değer görme şansı oldukça azdır. Türkiye’de  de bu durum geçerlidir. Türkiye serbest piyasa ekonomisi modelini kullanan ülkelerden bir tanesidir.

Editör: Vural Pars