Uzun yıllardır konuşulan ve tartışmaya açık olan ev hanımlarının emeklilik hakkı yeniden gün yüzüne çıkarıldı. 25 yıllık evlilik şartını karşılayan ve kendi primlerini düzenli olarak ödeyenler için yeni bir fırsat oluştu. 30 günden daha az SGK'sı bulunan ev hanımları emekli olabilecek. Kendi primini ödeyip emeklilik hakkını kazanan ev hanımları yeni dönemde mali olarak daha rahat bir sürece adım atacak.

Ev hanımlarının mağdur edildiği sistem sonunda sona eriyor. İsteğe bağlı sigorta sistemine dahil olan tüm ev hanımları sonunda emekli olabilecek. Çalışmayan ve sosyal güvencesi olmayan bireyler için tasarlanmış bu sistem belirli bir süre prim ödeyerek, emeklilik yaşına ve gün sayısına ulaşıldığında emekli olabilmeyi sağlıyor.

İstanbul Finans Merkezi’ne Yabancı Para Birimlerinde Defter Tutma İmkanı! İstanbul Finans Merkezi’ne Yabancı Para Birimlerinde Defter Tutma İmkanı!

“EV HANIMLARI İÇİN EMEKLİLİK” BAŞVURU ŞARTLARI NELERDİR?

ev-hanimlari-nasil-emekli-olur-hic-calismayan-bir-kadin-emekli-olabilir-mi-nasil-olur

Ev hanımlarının isteğe bağlı sigortalılık esasından yararlanarak emekli olabilmesi için bazı şartları yerine getirmiş olması gerekiyor. Aranan ilk şart evlenme tarihi. 1995 yılı öncesinde resmi nikahla evlenmiş olan tüm ev hanımları bu faydadan yararlanabilecek.

25 yıl ve daha fazla evlilik birliği içinde bulunanlar 1970 yılı öncesinde doğmuş ve en az 50 yaşında olanlar emeklilik için başvuruda bulunabilecek.

EV HANIMLARI ÇALIŞMADAN NASIL EMEKLİ OLABİLİR?

Başvuru şartlarını karşılayanlar çalışmış olmadığında dahi doğum borçlanması, geçmiş çalışma süresi borçlanması veya yurt dışı ikamet etme borçlanması ile emeklilik hakkı elde edebilecek. Prim gün ve emeklilik yaş şartı yerine getirildiğinde sunulan faydadan yararlanılabilecek. SGK uzmanı ev hanımlarının emeklilik için mutlaka çalışması gerekmiyor, diyerek şu ifadeyi kullandı:

“Mevzuatımızda isteğe bağlı sigortalılık diye bir sistem bulunuyor. Her ay bir işyerinde çalışıyormuş gibi SGK'ya prim ödeyerek ileride emekli olma imkanına kavuşabilirsiniz.”

Editör: Ertuğrul Kıyı